Ümmet ” İkra “

 

Ümmet " İkra "

UmmetIqraa

قال تعالى : (( اقْرَأْ بِاسْمِ رَبِّكَ الَّذِي خَلَقَ (1) خَلَقَ الْإِنسَانَ مِنْ عَلَقٍ (2) اقْرَأْ وَرَبُّكَ الْأَكْرَمُ (3) الَّذِي عَلَّمَ بِالْقَلَمِ (4) عَلَّمَ الْإِنسَانَ مَا لَمْ يَعْلَمْ (5) )) [ سورة العلق : 1 - 5 ] ،

Rahmân ve Rahîm olan Allah´ın adıyla : (( Yaratan Rabbinin adıyla oku! O, insanı "alak" dan yarattı. ﴾1-2﴿ Oku! Senin Rabbin en cömert olandır. ﴾3﴿ O, kalemle yazmayı öğretendir, insana bilmediğini öğretendir. ﴾4-5﴿ )) [ Alak Sûresi 1 - 5 ] ,

وقال تعالى : (( وَقُل رَّبِّ زِدْنِي عِلْمًا (114) )) [ سورة طه : 114 ] ،

(( "Rabbim! İlmimi arttır" de. )) [ Tâhâ Sûresi : 114 ] ,

وقال تعالى : (( رَبِّ اشْرَحْ لِي صَدْرِي (25) وَيَسِّرْ لِي أَمْرِي (26) وَاحْلُلْ عُقْدَةً مِّن لِّسَانِي (27) يَفْقَهُوا قَوْلِي (28) )) [ سورة طه : 25 - 28 ] .

(( "Rabbim! Gönlüme ferahlık ver." ﴾25﴿ "İşimi bana kolaylaştır." ﴾26﴿ "Dilimdeki tutukluğu çöz ki sözümü anlasınlar." ﴾27-28﴿ )) [ Tâhâ Sûresi : 25 - 28 ] .

عن أنس بن مالكٍ رضي الله عنه أنه قال: قال رسول الله صلى الله عليه وسلم: ((طلبُ العلم فريضةٌ على كل مسلمٍ)). [ رواه ابن ماجه (224)، وابن عبد البر في جامع بيان العلم (1/ 8 - 9)، والطبراني في الصغير (22) من طرق عن أنس، وصححه الشيخ الألباني في صحيح الجامع ( 3808 و 3809 ) ] ،

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyurdular: “İlm(-i hâlini) öğrenmek (erkek-kadın) her Müslüman üzerine farzdır.” (Hadîs-i Şerîf, Sünen-i İbn-i Mâce)

وعَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ ، قَالَ : قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : (( مَنْ سَلَكَ طَرِيقًا يَلْتَمِسُ فِيهِ عِلْمًا سَهَّلَ اللَّهُ لَهُ بِهِ طَرِيقًا إِلَى الْجَنَّةِ )) [ رواه مسلم (4873) ] ،

Ebu Hureyre (r.a.)’dan rivayet edildiğine göre Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Kim Kur’an ve sünnet ilmini öğrenmek için bir yola girerse Allah o kişiye cennetin yolunu kolaylaştırır.” (Müslim, Zikr, 39) ,

وعَنْ أَبِي الدَّرْدَاءِ قَالَ : سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَقُولُ : (( مَنْ سَلَكَ طَرِيقًا يَبْتَغِي فِيهِ عِلْمًا سَهَّلَ اللَّهُ لَـهُ طَرِيقًا إِلَى الْجَنَّةِ ، وَإِنَّ الْمَلَائِكَةَ لَتَضَعُ أَجْنِحَتَهَا لِطَالِبِ الْعِلْمِ رِضَاً بِما صَنَع ، وَإِنَّ الْعَالِمَ لَيَسْتَغْفِرُ لَهُ مَنْ فِي السَّمَوَاتِ وَالْأَرْضِ حَتَّى الْحِيتَانُ فِي الْمَاءِ ، وَفَضْلُ الْعَالِمِ عَلَى الْعَابِدِ كَفَضْلِ الْقَمَرِ عَلَى سَائِرِ الْكَوَاكِبِ ، وإِنَّ الْعُلَمَاءَ وَرَثَةُ الْأَنْبِيَاءِ ، وإِنَّ الْأَنْبِيَاءَ لَمْ يُوَرِّثُوا دِينَارًا وَلَا دِرْهَمًا وإِنَّمَا وَرَّثُوا الْعِلْمَ فَمَنْ أَخَذَهُ أَخَذَ بِحَظٍّ وَافِرٍ )) [ رواه أبو داود والترمذي ] ،

Ebu’d-Derda (r.a.) şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v.)’i şöyle buyururken işittim: “Her kim ilim tahsili için bir yola girerse Allah ona cennetin yolunu kolaylaştırır. Şüphesiz melekler de ilim yoluna girenin yaptığından mem-nun oldukları için onun üzerine kanat gererler. Göklerde ve yerde bulu-nan varlıklar hatta suyun içindeki balıklar bile, ilim adamları için Allah’tan bağışlanmasını dilerler. Alim bir kimsenin bilgisizce ibadet eden bir kimseye üstünlüğü, ayın diğer yıldızlara üstünlüğü gibidir. Alimler peygamberlerin varisleridir. Peygamberler altın ve gümüşü miras olarak bırakmazlar, onlar sadece ilmi miras bırakmışlardır. İşte o mirasa konan kimse de bol nasib ve kısmet almış olur.” (Ebu Davud, İlim, 1; Tirmizi, İlim, 19)

وعن أبي هريرة رضي الله عنه قال: قال رسول الله صلى الله عليه وسلم: (( إذا مات الإنسان انقطع عنه عملُه إلا من ثلاثةٍ: إلا من صدقةٍ جاريةٍ، أو علمٍ يُنتفَع به، أو ولدٍ صالحٍ يدعو له )). [ رواه مسلم، باب ما يلحق الإنسانَ مِن الثواب بعد وفاته (1631) ] .

Ebu Hüreyre (r.a.)’dan rivayet edildiğine göre Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Bir insan ölünce ameli kesilir, defteri kapanır. Ancak şu üç grubun defterleri kapanmaz; (1) Sadakai cariye: Kullanım ve sevabı devam eden sadakalar, vakıflar (çeşme, cami, yol, köprü, vs. gibi) (2) Kendisinden istifade edilen ilim (3) Ölünün ardından dua eden hayırlı evlat.”